25 Ocak 2015 Pazar

Uğur Mumcu, Hrant Dink, Metin Göktepe Charlie Hebdo'ya Karşı

Yılın ilk ayı denince akla daha çok yeni umutlar gelir. Yeni heyecanlar, yeni istekler, yeni yapılacaklar listesi vb. Ocak ayı sanırım gazeteciler, karikatüristler için oldukça kanlı bir ay.

Bu yıl 7 Ocak'ta oldu Charlie Hebdo katliamı. İki kişi ellerinde silahlarıyla girip öldürdüler başta kapıdaki gazetecileri, sonra da içeride gördükleri karikatüristleri.

8 Ocak'ta öldü Metin Göktepe. Öldürüldü daha doğrusu. Duvardan düşmüş dendi önce. Hem de içişleri bakanı olacak, devleti en yüksek seviyede temsil yetkisine sahip insanlardan biri tarafından.. Sonra kabul edildi gözaltında işkenceden öldürüldüğü.

19 Ocak'ta öldürüldü Hrant Dink. Agos'un, çalıştığı gazetenin önünde. Arkasından vuruldu. 17 yaşındaki bir 'çocuğa' yaptırıldı bu cinayet. Azıcık deşildiğinde emniyet müdürüne kadar gidiyordu ihmal listesi. Taammüden cinayetle yargılanmaları gerekirken hepsi önlenemez bir şekilde yükseldi işlerinde..

24 Ocak'tı tarih Uğur Mumcu öldürüldüğünde. Arabasına bomba konarak öldürüldü Uğur Mumcu. Sonra da deliller süpürgeyle süpürülüp 'delil yok' dendi. 'Devletin namus borcu' denmesine rağmen Süleyman Demirel, Erdal İnönü ve İsmet Sezgin tarafından, failleri bulun(a)madı bir türlü.. Bu durumda devletimizin namusunun ne durumda olduğunun yorumu sizlere kalmış..

Başbakanımız geçtiğimiz günlerde Charlie Hebdo'yla dayanışma amaçlı 40 civarı ülkenin liderlerinin katıldığı yürüyüşe katıldı. Hem de ön sıralardan. Kendi ülkesinde bu 62 gazeteci öldürülmüşken ve faillerin bulunmasını bırakın korunması bizzat devlet eliyle yapılırken Paris'teki yürüyüşe katılması cidden bende soru işaretleri doğurdu. Bir ülkenin lideri denen konumdaki bir insanın kendi ülkesinde en ufak bir yürüyüşe bile biber gazı ve TOMA'larla saldırması, failleri belli cinayetleri çözmemesi, çözdürmemesi, başka bir ülkede ise bunlara rağmen yürüyüşe katılması. Hem de ilk sıradan.. Charlie Hebdo katliamı bizim faili belli gazeteci cinayetlerimizden daha mı çok önemli? Gerçekten de merak ediyorum bunu..

Tutarlı olmak ciddi anlamda önemli bir konu. Zira tutarlı olmayan insanların bu tutumlarının altında psikolojik sorunlar yattığı bilinen bir gerçek. Benden söylemesi..